Berkin'in Rüyası
Yine sabah olmuştu.
Berkin her zaman olduğu gibi erken uyanmıştı. Kahvaltısını yaptı. Duşunu aldı,
saçını yana yatırıp hazırlandı. Sonra kaskını taktı, eldivenlerini ve motorcu
ceketini giydi. Evet motorcu ceketini giydi. Ama işin garibi Berkin’in bir
motoru yoktu. O daha havalı bir şeye sahipti. Bir ejderhaya…
Berkin’in bir evcil
ejderhası vardı. Adı Çağdaş’tı. Çağdaş çok güzel bir ejderhaydı. Sırtında altı
tane sivri oku, boynunda ise bir tasması vardı. Berkin onu her hafta sonu gezi
parkına götürürdü.
Berkin dışarı çıktı ve
Çağdaş’ın ipini çözdü. Daha sonra Çağdaş’ın sırtına bindi ve bulutlara doğru
uzaklaştılar.
Bugün iş yeri fazla
yoğun değildi. Ali İsmail Bey bu durumdan şikayetçiydi. Birden bir motor sesi
duyuldu. Berkin dışarı çıktığında çok şaşırdı. Gökyüzünde kocaman bir zeplin
vardı, ve zeplinden Berkin’e doğru bir şey yaklaşıyordu. Bu bir uçan eşekti.
Peki ya onu kullanan kimdi? Bu kişi Ebru GÜNDEŞ’ti. Berkin çok şaşırdı; ama
belli etmedi. Hemen uçan eşeği taştan elektrik direğine bağladı. Eşeğe ne
istediğini sordu; ama eşek onu anlamadı. Bunun üzerine Berkin telefonunu
çıkardı ve telefondaki çevirmen uygulaması sayesinde eşeğin ne dediğini anladı.
Berkin saate baktı.
Öğle arasıydı. Ebru GÜNDEŞ bu yüzden gelmiş olmalıydı.
Berkin Ebru GÜNDEŞ’in
yanına gitti ve ona ne istediğini sordu. Ve istekleri hemen yerine getirdi.
Daha sonra içeri öksürerek hasta bir adam girdi. Berkin onun ile de ilgilendi.
Berkin, Ebru GÜNDEŞ’in
buraya neden geldiğini merak ediyordu. Dayanamadı ve sordu. Meğerse Ebru GÜNDEŞ
oraya şarkı yazmak için gelmişti. Ve Araf’ın, hasta adamın ona ilham kaynağı
olduğunu söylemişti.
Berkin birden uyandı.
Bu nasıl bir rüyaydı? Berkin’in zihni ona küçük bir oyun oynamıştı aslında.
Bunların hepsi sadece bir rüyaydı. Sonra Berkin hazırlandı ve ekmek almak için
dışarı çıktı.
Ozan TAŞTEMÜR
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder